12 Aralık 2010 Pazar

Thirteenth Floor (1999)


"Matrix, Total Recall, Truman Show ve hatta; Scanners biraraya gelse; ortaya nasıl bir film çıkardı?" sorusunun cevabı olarak: Thirteenth Floor verilebilir. Aslında bu sorunun cevabını ararken, referans olarak bu filmleri göstermek yerine; 1964 tarihli "Simulacron 3" adlı bilimkurgu romanını göstermek daha doğru olur.

Hannon Fuller ve iki yardımcısı, 6 senelik uğraşın sonunda ortaya muazzam bir yazılım çıkarmışlardır. Bu yazılım kişiyi istediği yıla götürüp, bu simülasyonda gönlünce dolaşmasını sağlayan gizli bir çalışmadır. Önceleri Fuller, buraya tek başına çapkınlık(?) yapmaya girer. Fakat daha sonra elzem bir durum için girmesi gerekir ve mesajını onların yarattığı bu yapay evrendeki bir karaktere, bir barmene verir. Ondan, bu mektubu söylediği kişiye vermesini ister. Kısa bir süre sonra da öldürülür!

Peki Fuller neden öldürüldü? Kim öldürdü? Mesajı neden gerçek dünyadaki bir insana değil de simülasyondaki bir karaktere verdi? Bu soruların yanıtını araştırmaya başlayacak olan ise asistanı Douglas Hall'dur. Ruznak, seyirciye ana karakter Hall'un benliğini veriyor. Seyirci olarak O'nun ta kendisi oluyoruz ve ortak benlikte filmin her dakikasını soluk soluğa takip ediyoruz. Ta ki; pause tuşuna bastığımız resimdeki bu ana kadar! İşte bu dakikadan sonra her şey bambaşka bir hal alıyor...

1999 senesinde Matrix'in yanında ezilen bu film, kimse görmese bile sinefillerin görmezden gelebileceği bir film değil. Belki o zaman değil ama şu an filmin çok büyük hayranları var. ve kült statüsüne de ulaştığını söylemeye de gerek yok sanırım.

Matrix gibi varoluşu sorgulayan filmin; felsefik bir boyuta sahip olduğunu da hatırlatalım.

Hiç yorum yok: